Kulübümüzün 51. Olağan Divan Genel Kurul Toplantısı bugün Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Olağan Divan Genel Kurulu’na Başkanımız Ahmet Ağaoğlu’nun yanı sıra Genel Sekreterimiz Ömer Sağıroğlu, Başkan Yardımcımız Zeyyat Kafkas, Yönetim Kurulu üyelerimizden Yaşar Kibar Güven, Kemal Ertürk, Sami Karaman, Lokman Sadıklar, Coşkun Öztürk ve Divan Başkanlık Kurulu Başkanımız Ali Sürmen ve yönetim kurulu ile kurul başkanlarımız ve yönetim kurulu üyeleri katıldı.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve aziz şehitlerimizin hatırasına İstiklal Marşı ve saygı duruşu ile başlayan Genel Kurulumuz, Divan Başkanlık Kurulu’nun faaliyet raporunun okunması ve Divan Başkanımız Ali Sürmen’in konuşmasıyla devam etti.
Divan Başkanlık Kurulu Başkanımız Ali Sürmen konuşmasında şunları söyledi:
“Şampiyonluk yılının finalinde düzenlediğimiz toplantımıza hoş geldiniz. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Sayın Başkanımız birçok yerde alkışlandı. 2018 yılında başladığı bu yürüyüşü dediği gibi dördüncü yılın sonunda Trabzonsporumuza 8. şampiyonluğunun kazandırdı. Camiamızı 8. şampiyonlukla onurlandırdığı ve Trabzonspor tarihine adını altın harflerle yazdırdığı için şahsını ve yönetim kurulunu tebrik ediyorum. Elbette bu başarıda değerli hocamız Sayın Abdullah Avcı, teknik heyeti, futbolcularımız, taraftarlarımız ve de tabii ki İstanbul’un tek gözlü basınına karşı bu mücadele de tüm imkânsızlıklara rağmen Trabzonspor’u hep el üstünde tutan değerli basınımıza çok teşekkür ediyoruz. Bu fotoğraflarda çalışanlar hep unutulur, ama ben unutmayacağım. Çalışanlar hep hizmet ederler, ama fotoğraflarda görünmezler. Başta Genel Müdürümüz Sayın Sinan Zengin ve Genel Müdür Yardımcısı Sayın Osman Aydın olmak üzere kulübümüze emek veren tüm çalışanlarımızı kutluyor, tebrik ediyorum.
Değerli Arkadaşlar,
Biliyorsunuz yakın zamanda TFF seçimleri yapıldı yeni heyet seçildi. O heyette de yeni görevde Yalçın Orhan, Trabzonspor’u temsilen katıldı, onu da buradan tebrik ediyoruz. Yine Spor Yasası ile ilgili gelişmeler oldu. Şu an yönetmelikler hazırlanıyor. Spor Yasası gereklidir ama bir geçiş dönemi olmalıydı. Birdenbire çok keskin bir giriş yapıldı. Şimdi herkes ne yapacağına kara veremiyor. Yönetmeliğin çıkmasını bekliyor. Örneğin TFF harcama limitlerini açıkladı. Şimdi bundan sonra limitleri TFF mi hazırlayacak yoksa yasaya göre mi açıklanacak. Bizim bile hukukçu olarak kafamızın karıştığı yerde yöneticilere kolaylıklar diliyorum. Bu durumlar bana göre çok tartışılmadan, geçiş dönemi doğru ayarlanmadan Spor Yasası çıkarılmıştır. Umarım yönetmeliklerle bunları hallederler.
Rezerv Lig konusu da Başkanımızın istediği bir sistemdi. 2023 yılında bunu uygulayacaklarını söylediler, umarım yaparlar. Bununla birlikte altyapılar da çok önem kazanacaktır. Şu an Trabzon’da da bir sporcu gelişim merkezi açıldı. Bu Trabzon için de büyük bir şans olacaktır. Sayın Başkanımızın bu konuya el atacağını ve altyapıdaki düzeni ayarlayıp bilimsel çalışma yapan kişilerle yola devam etmesini bekleriz.
Bu şampiyonluk yılında Divan başkanlarımızın mezarlarını ziyaret ettik. Eski başkanlarımızın Trabzon’da olan mezarlarını ziyaret ettik. Bizler Divan olarak yönetimlerin manevi destekçisiyiz. Doğru iş yapan yönetimlerin arkasında dimdik dururuz. Burada Trabzonspor menfaati söz konusuysa yönetimin her şekilde arkasında dururuz. Bu Trabzonspor’un geleceği için önemlidir. Divan kaosun aracısı olmaz. Ama bir taraftan da şunu tavsiye ederiz. Sporun sessiz bir aklı yani hafızası vardır onu dürtmezseniz konuşmaz. İşte o noktada sessiz aklı öne çıkaracak olan yönetimlerdir. Bu son tavsiyemizle de sizleri saygı ve sevgiyle kucaklıyoruz.”
Divan Başkanımız Ali Sürmen’in ardından konuşmasını yapmak üzere Başkanımız Sayın Ahmet Ağaoğlu kürsüye geldi. Divan üyelerimizi selamlayarak sözlerine başlayan Başkanımız Ahmet Ağaoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Değerli Divan Başkanımızın övgü dolu sözlerine teşekkür ediyorum. Trabzonspor Kulübü eğer başarıyı yakalayacaksa, sürdürülebilir bir başarı yakalayacaksa, bunu ancak ve ancak birlikte ve yan yana mücadele ederek gerçekleşeceğini ifade ettim. Süper Lig’de şampiyon olabilmek için sadece bir başkanın, hocanın veya oyuncuların mücadelesiyle olamayacağını ancak birlikte hareket edilirse başarılabileceğini her platformda çok açık ifade ettim. Geldiğimiz zaman ekonomik idari ve sportif olarak sıkıntılı dönemdeydik. Hem idari hem ekonomik hem sportif anlamda sürdürülebilir başarıyı yakalayabilmemiz için camiamızın bize dört sene kredi vermesini sabır göstermesini ve sadece sabır değil aynı zamanda da destek vermesini talep ederek biz göreve geldik. Ve şükürler olsun bugün bulunduğumuz noktada 2021-2022 Süper Lig Şampiyonu Kulübü olarak vermiş olduğumuz sözü yerine getirmenin verdiği gurur ve mutlulukla karşınızdayım.
Şunu net olarak ifade etmek istiyorum; yakaladığımız başarıda en büyük pay sahibi Trabzonspor camiasıdır. Eski başkanlarımız, kurucularımız eski asbaşkanlarımız, divan kurulumuz, kurullarımız, kulüp çalışanları, teknik personellerimiz. Sayın hocamız Abdullah Avcı, profesyonel kadromuz, tüm çalışanlarımız, büyük Trabzonspor taraftarı ve Trabzon medyası hep birlikte bugün elde ettiğimiz bu başarıya ulaşabildik. Bütün sıkıntıları bütün problemleri birlikte aştık ve bu noktaya geldik. Bundan sonra da aynı şekilde başarıyı devam ettirebilmemiz için bu birlikteliğe her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Gelmiş olduğumuz nokta her şeyin başlangıcı diyebilirim. Bildiğiniz gibi önümüzde bir play-off turu var, onu geçtiğimiz takdirde Şampiyonlar Ligi gruplarında mücadele edeceğiz. Bu hem sportif hem ülke futbolunun tanıtımı anlamında ve kulübümüzün ekonomi açısından bizim için çok önemli bir değer. Gruplara kaldığımız zaman elde edeceğimiz gelir kulübümüzün bir yıllık futbolcu maaşlarını karşılıyor. Camianın beklentisi ile de baktığımız zaman sportif anlamda da büyük önem taşıyor. Dünya ekonomisinin bugün bir buhrana gireceği endişesinde bütün ekonomi dünyası. Yani olası büyük bir durgunluk 2008 yılından sonra yeniden dünya gündeminde. Bu açıdan baktığımız zaman kulübümüzün ekonomisini her zamankinden daha dikkatli ve hassas olarak idare etme zorunluğu bizi bekliyor.
Özellikle son 3-4 aylık süreç içerisinde Trabzonspor’u odağına alan birtakım söylemler, birtakım konuşmalar hepinizin malumu. Bunlar sürekli yapılan şeyler, biz bunlara alışığız. Ancak orada en çok dikkatimi çeken ifadelerden birisi, ‘Trabzon merkezli bir futbol dünyası oluşturulmaya çalışılıyor’ diye bir ifade kullanıldı. Futbol kulübü yönetenlerin veya ülkede spora yön veren insanların ülke sporunun ülke futbolunun tarihini ve gerçeklerini bilmek zorunlulukları vardır. Böyle bir ifade kullanıldığı zaman biz şunu anlıyoruz: Biz ülke futbolunun Trabzon olarak merkezinde değil kıyısında ve bugün ülke futbolunun merkezine girmek için bir çabada olduğumuzu anlarım. Ama dediğim gibi eğer bu ülkenin futbolunu yönetiyorsak hem ülke insanına hem sporuna karşı büyük bir sorumluluk almış oluyoruz. Bu nedenle de bu sporun tarihini bilme zorunluluğumuz var: Trabzon’da spor Trabzonspor ile kaim değildir. Şöyle bir tarihe baktığımız zaman 1. Dünya Savaşı’nın öncesi yıllara gittiğimizde Trabzon’da İdmanyurdu futbol kulübünün kurulduğunu ve ilk futbol faaliyetinin de 1913’de başladığını ancak daha sonra savaş ve Rus işgali ile birlikte bu futbol kulübümüzün devam edemediğini, daha sonra İstiklal Savaşı’ndan sonra kurulan kulüplerimizle Trabzon futbolunun ülke futbolunda, ülke sporunda öncülük yaptığını ve özellikle Anadolu’da öncülük yaptığını biliyoruz. Kurulan futbol takımlarımızın Türkiye’de ilk defa fikstür dahilinde maçlar oynadığı ve daha sonra kurulan Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı’nın da İzmir İdman Cemiyeti, İstanbul İdman Cemiyeti ve üçüncü ayağı olan Trabzon İdman Cemiyeti olduğu gerçeğini eğer göz ardı edersek, o zaman büyük bir hata yapmış oluruz. Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı’nın kuruluş amacı da o yıllarda bugünkü adıyla FIFA’ya üye olabilmesi doğrultusunda gerçekleştirilen bugünkü Spor Genel Müdürlüğü’nün ilk kuruluşudur. Bu ittifakın üç ayağından biri Trabzon İdman Cemiyeti’dir. Trabzon futbolu Cumhuriyet kurulduğundan beri Türk futbolunu üç ayağından biri olan bir olgudur. Bugün bunu farklı şekilde yorumlamanın sağlıklı bir bakış açısıyla ifade edilir bir tarafı yoktur.
Değerli Divan,
Tabii ki şampiyon olarak tamamladığımız sürecin ötesinde bu sevinçler belirli bir süre yaşanır kutlanır ve gözler hep ileriye çevrilir. Camiamız bugün transfer beklentisi içinde. Daha önceden belirlenmiş mevkilere belirlenen isimlerle sözleşme imzaladık. Bugün itibariyle de hocamızın talepleri doğrultusunda da izleme ekibimizin katkılarıyla iki mevkideki iki oyuncuyla görüşmelerimiz devam ediyor. Camiamızın endişesi olmasın. Bu transferleri hazırlık kampımızın ilk gününe yetiştiriyor olacağız. Milli takımda olan oyuncularımız Slovenya’da olan hazırlık kampına 9 Temmuz’da katılacaklar. Bu 2 yeni transferimizde 9 Temmuz tarihinde hazırlık kampında hazır bir şekilde katılacaklardır. İleriye dönük olarak hazırlıklar tamamlandıktan sonra eğer hocamızın farklı bir düşüncesi olursa onu da gerçekleştireceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.
Bu zorlu ekonomik süreç içerisinde camiamızın katkıları büyük önem arz ediyor. Kombinelere gösterilecek olan ilgi, lisanslı ticari ürünlerimizi gösterilecek olan ilgi büyük önem taşıyor. Her kuruşun büyük bir dikkatle harcanacağından kimsenin şüphesi olmasın.
Değerli Divan Başkanımızın ifade ettiği gibi uzun süren bir çalışmamız vardı. Trabzonspor öncülüğünü yaptığı, benim de her toplantıda sürekli olarak ifade ettiğim B takım uygulaması. Eğer olamıyorsa rezerv liginin kurulması bu doğrultuda yeni federasyon başkanımızın Sayın Büyükekşi ve yönetimi ile yaptığımız toplantıda kendisinin bu konuda kararlı olduğunu ve o gün yapılan toplantıda da rezerv ligin kurulması kararını yönetim kurulu kararından geçirildiğini büyük bir mutlulukla öğrenmiş bulunuyoruz. Bu kararın bütün takımlara büyük fayda sağlayacağını düşünüyorum. Burada da şöyle bir çalışmamız var hocamızın da raporuyla birlikte yurt dışında sağlam altyapısı olan kulüp modelleri ve bu modellerin planını yapan ve oluşturan, daha sonra da sürekli olarak bunu günümüzün gereklilikleri doğrultusunda inceleyen ve takip eden, performansın artması için değişiklikler yapan üç şirketle görüşme halindeyiz. Bundan sakın şunu anlamayalım, yurtdışında gelip bizim altyapımızı idare edecekler. Bu şekilde değil. Plan program ve aylık denetim yaparak eksik noktaların tamamlanması konusunda çalışmalar yapacak üç ayrı şirketle görüşme halindeyiz bütçeye göre bunlardan birisiyle anlaşıp. Yolumuza bu şekilde devam edeceğiz.
Sözlerimin sonuna gelirken bize şampiyonluk yolunda o sabrı gösteren, desteğini esirgemeyen, kurucularımıza, eski başkanlarımıza eski as başkanlarımıza, bütün kurul başkanlarımıza, kurul üyelerimize, yönetim kurulana, hocamız Abdullah Avcı’ya ve teknik ekibine, idari personelimize, teknik personelimize, tüm kulüp çalışanlarımıza, medya mensuplarımıza, tüm camiamıza ve büyük Trabzonspor taraftarına huzurlarınızda çok teşekkür etmek istiyorum sağ olsunlar, var olsunlar.
Ve her zaman ifade ettiğim gibi biz bu sezon büyük bir duvar ördük. Benim o duvardaki payım da bir tuğladan fazlası değil. Camia olarak birleştiğimiz zaman sonuç her zaman başarılı olacaktır. Birlikte hareket ederek yan yana mücadele vererek şampiyon olduk son 3 yılda 3 kupa kazandık ve 4. kupanın da finalistiyiz. Bu başarı bu şekilde elde edildi. Bundan sonraki sürdürülebilir başarının da olmazsa olmazı aynı mücadeleyi birlikte vermemizdir yoksa tekrar söylüyorum bu birkaç kişinin desteğiyle elde edilecek bir başarı değil. Biz birlikte mücadele ettik ve birlikte kazandık ve birlikte devam edelim saygılar sunuyorum.”
Konuşmaların ardından Denetim Kurulumuz adına Muhammet Zeki Paşaoğlu tarafından Denetim Raporu okundu.
51. Olağan Genel Kurul Toplantımız Divan üyelerimizin dilek ve temennilerini belirttikleri konuşmaların ardından son buldu.